İçinde bulunduğumuz çağda, insanlığın artan “ihtiyaçları”, buna orantılı artış ve değişim gösteren “pazar”, devamında yine “tüketici” nin başkaca ihtiyaçlarının doğması sorunsalını yaratmıştır. Günümüz dünyasında gelişen ve genişleyen bu pazarda yer alan en temel ve fakat en savunmasız taraf olan tüketicidir. Zira tüketicilerin çoğu, giderek daha da karmaşık hale gelen bilgi karmaşası içerisinde haklarını aramak konusunda daha da çekingen hale gelmektedirler.
Bu sebeple tüketicinin korunması amacıyla 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe girmiş olan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (TKHK) tüketici özelinde genel olarak Tüketici Hukuku’nun temel esaslarını düzenleyen bir kanundur. Tüketici Hukuku’nun en temel özelliklerinden biri kurallarının “emredici” olmasıdır. Buradaki amaç yine, tüketici özelinde toplum çıkarının korunmasıdır. Söz konusu bu emredici niteliğe haiz kuralların büyük bir kısmı sosyal bakımdan zayıf durumda olan tüketiciyi korumayı amaç edindiğinden genellikle tek taraflı emredici kurallar durumundadır.
Emredici hüküm altına alınmış hükümlerin tüketici aleyhine değiştirilmesi anlaşma konusu yapılamaz, yani tüketici aleyhine bunların aksi kararlaştırılamaz ancak tüketicinin lehine olacak şekilde değiştirilmeleri ve söz konusu hükümlerin aksinin kararlaştırılması ise mümkün olabilmektedir. Buna örnek olarak tüketici kredilerinde, taraflar arasında akdedilen sözleşmedeki kredi şartlarının tüketici aleyhine değiştirilmesi mümkün değilse de hükümlerin tüketici lehine değiştirilmesi mümkündür.
Bununla birlikte uygulamada sıklıkla karşılaşılan ve tüketicinin lehine yorumlanamayan durum iade (cayma) hakkına ilişkindir.
Caymak: “Sözünden, kararından dönmek, vazgeçmek” anlamına gelmektedir. (TDK)
Cayma iradesinin pratikteki görünümü, tüketicinin herhangi bir mağazadan yerinde satın aldığı malı iade etmek istediğini beyan etmesi ile ortaya çıkmaktadır.
Tüketici Hukuku kapsamında “cayma hakkı”: “Memnun kalınmayan bir malı veya hizmeti iade etmek için tüketicilere sunulmuş bir hak” olarak tanımlanmakta ise de TKHK’da tüketicinin “taksitsiz” satıştan caymasını sağlayabilecek bir hükmün bulunmamaktadır.
TKHK 18. Madde Cayma hakkı;
(1) Tüketici, yedi gün içinde herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin taksitle satış sözleşmesinden cayma hakkına sahiptir.
(2) Cayma hakkının kullanıldığına dair bildirimin bu süre içinde satıcı veya sağlayıcıya yöneltilmiş olması yeterlidir. Satıcı veya sağlayıcı, cayma hakkı konusunda tüketicinin bilgilendirildiğini ispat etmekle yükümlüdür.
(3) Satıcı cayma süresi içinde malı tüketiciye teslim etmişse tüketici, malı ancak olağan bir gözden geçirmenin gerektirdiği ölçüde kullanabilir; aksi takdirde tüketici cayma hakkını kullanamaz. Cayma hakkı süresi sona ermeden önce, tüketicinin onayı ile hizmetin ifasına başlanan hizmet sözleşmelerinde de tüketici cayma hakkını kullanamaz.
(4) Tüketicinin satıcıyı bulduğu finansal kiralama işlemlerinde cayma hakkı kullanılamaz.
TKHK m. 18’de hüküm altına alınmış olunan cayma hakkı kapsamında ’’sadece taksitli satış sözleşmesi’’ kapsamında yedi günlük bir iade süresinin varlığından söz edilmiştir.
Hal böyle olunca firmalar cayma hakkının sonucu olan iade süreçlerini, kendileri belirleme, (iade hakkı tanımamakta ya da iade süresini takdir etmekte) hakkına sahip bulunmaktadırlar.
Burada önemle belirtilmesi gereken husus cayma hakkının ayıplı olmayan mallar kapsamında değerlendirilmesi gerektiğidir. Zira ayıplı mal yönünden Borçlar Kanunu 219. ve devamında yer alan maddeler kapsamında tüketiciye seçimlik haklar tanınmıştır.
Tüketici hukuku kapsamında “satış yerinde yapılan” “peşin” satışlarda, satışa konu olan ürünlerde herhangi bir “ayıp bulunmuyorsa” tüketicinin cayma hakkı bulunmamaktadır. Bunun istinaları “iade” hakkının kullanılmasının satıcı tarafından kabul edilmesi veya “mesafeli satış” gerçekleştirilmesidir.
Zira 29188 sayılı Mesafeli Satış Yönetmeliği kapsamında sadece mesafeli satışlarda uygulanabilecek olan cayma hakkı düzenlenmiştir :
MSY 9. Madde Cayma hakkı;
(1) Tüketici, on dört gün içinde herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin sözleşmeden cayma hakkına sahiptir.
(2) Cayma hakkı süresi, hizmet ifasına ilişkin sözleşmelerde sözleşmenin kurulduğu gün; mal teslimine ilişkin sözleşmelerde ise tüketicinin veya tüketici tarafından belirlenen üçüncü kişinin malı teslim aldığı gün başlar. Ancak tüketici, sözleşmenin kurulmasından malın teslimine kadar olan süre içinde de cayma hakkını kullanabilir.
(3) Cayma hakkı süresinin belirlenmesinde;
- a) Tek sipariş konusu olup ayrı ayrı teslim edilen mallarda, tüketicinin veya tüketici tarafından belirlenen üçüncü kişinin son malı teslim aldığı gün,
- b) Birden fazla parçadan oluşan mallarda, tüketicinin veya tüketici tarafından belirlenen üçüncü kişinin son parçayı teslim aldığı gün,
- c) Belirli bir süre boyunca malın düzenli tesliminin yapıldığı sözleşmelerde, tüketicinin veya tüketici tarafından belirlenen üçüncü kişinin ilk malı teslim aldığı gün esas alınır.
(4) Malın satıcı tarafından taşıyıcıya teslimi, tüketiciye yapılan teslim olarak kabul edilmez.
(5) Mal teslimi ile hizmet ifasının birlikte yapıldığı sözleşmelerde, mal teslimine ilişkin cayma hakkı hükümleri uygulanır.
Yönetmelik maddesinde belirtildiği üzere, tüketici, “mesafeli sözleşmelerde” cayma hakkını on dört gün içinde kullanabilmektir. Bunun yanında tüketicinin, cayma hakkı konusunda gerektiği şekilde bilgilendirilmezse, on dört günlük süre ile bağlı olmadığı da ayrıca ifade edilmiştir.
Yönetmelik kapsamında, bir sözleşmenin mesafeli sözleşme sayılabilmesi için taraflardan birinin tüketici diğer tarafın satıcı veya sağlayıcı olması, tarafların fiziksel olarak karşı karşıya gelmemesi, sözleşmenin müzakere aşaması dahil uzaktan iletişim aracı kullanılarak kurulması ve mal veya hizmetin uzaktan pazarlanmasına ilişkin bir sistemin olması gerekmektedir. Bu sebeple; internet ortamında kurulan sözleşmelerin büyük çoğunluğu, TKHK 48’de düzenlenen mesafeli sözleşmeler kapsamındadır.
Mesafeli satış sözleşmesi kapsamında cayma hakkının kullanılacağı durumlarda irade beyanının satıcı veya sağlayıcıya, süresi içinde yazılı olarak veya kalıcı veri saklayıcısı ile yöneltilmesi gerekmektedir. (Tüketici, Yönetmelik ekinde yer alan formu kullanabilir.) İnternet sitesi üzerinden tüketicilere cayma hakkını kullanma imkanı sunulması halinde, satıcı veya sağlayıcı, tüketicilerin iletmiş olduğu cayma beyanlarının kendilerine ulaştığına ilişkin teyit bilgisini tüketiciye derhal iletmek zorundadır. 01.04.2020
Av.MELEK ATALAN