Anayasa Mahkemesi 1/6/2023 tarihinde E.2022/120 numaralı dosyada, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. maddesine 5560 sayılı Kanun’un 23. maddesiyle eklenen (5) numaralı fıkranın birinci cümlesinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline, kararın Resmî Gazete’de yayımlanmasından başlayarak bir yıl sonra yürürlüğe girmesine karar vermiştir.
Daha sonra 12.03.2024 tarihli ve 32487 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan ve 01.06.2024 tarihinde yürürlüğe giren 8. yargı paketiyle birlikte hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu, eski düzenlemesine birkaç noktada değişiklikler getirilerek hukukumuza tekrardan girmiştir.
Bu kapsamda, yazımızda, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı ve Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı incelenecek olup 8. Yargı paketi kapsamında getirilen değişiklikler kapsamında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının akıbeti açıklığa kavuşturulacaktır.
HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI KARARI
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu ile amaçlanan, hakkında bu yönde karar verilen sanığın, cezası çektirilmeksizin ona bir şans daha tanımaktır. Ancak bu kararın verilebilmesi için belli şartların varlığı aranmaktadır.
CMK’ nın 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebilmesi için sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan cezanın, iki yıl veya daha az süreli hapis veya adlî para cezası olması gerekir. Ayrıca buna ek olarak, sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması, mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması ve suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi gereklidir.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı 5 yıl için verilir. Bu süre içerisinde kişinin kasıtlı bir suç işlememesi ve denetimli serbestlik tedbirine uygun davranması gerekmektedir.
ANAYASA MAHKEMESİ’NİN İPTAL KARARI
Anayasa Mahkemesi 01/06/2023 tarihli, 2022/120 Esas ve 2023/107 Karar sayılı ilamıyla 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. maddesine 5560 sayılı Kanun’un 23. maddesiyle eklenen (5) numaralı fıkranın birinci cümlesinin Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesiyle iptal edilmiştir.
Bu iptal kararının Resmi Gazete’de yayımlanmasından başlayarak 1 yıl sonraya tekabül eden 1 Ağustos 2024 tarihinde yürürlüğe gireceği ifade edilmiştir.
Anayasa Mahkemesi söz konusu iptal kararını şu şekilde değerlendirmiştir:
“HAGB uygulanmasını yargılamanın henüz başında kabul eden sanıklar hakkında yargılamanın sonraki aşamalarında adil yargılanma hakkı güvencelerinin ilk derece mahkemesince sağlanıp sağlanmadığının denetimi istinaf kanun yolunda yapılamamakta ve bu durum hak ihlallerine yol açabilmektedir.
HAGB kurumunun müsadere işlemleri yönünden de bazı eksik düzenlemeler içerdiği değerlendirilmiştir. HAGB kararı verilmesi durumunda müsadere işlemlerinin hangi aşamada infaz edileceğine ilişkin olarak açık bir kanun hükmü bulunmamaktadır. Mülkiyet hakkına müsadere yoluyla yapılan sınırlamaya ilişkin istinaf kanun yoluna başvuru imkânının askıya alınarak HAGB kararı ile birlikte müsadere kararının infazına yol açabilecek şekilde infaz zamanında belirsizliğin olduğu görülmüş ve yeterli güvencelerin sağlanmadığı dikkate alındığında kuralın maliklere aşırı bir külfet yüklediği sonucuna ulaşılmıştır.
Diğer yandan kişi hakkında verilen HAGB kararı, ceza niteliğinde olmayıp kişiyi ceza tehdidi altında bırakmaktan ibarettir. HAGB kararının bu niteliğini gözeten Anayasa Mahkemesi daha önceki birçok kararında, kötü muamele iddiaları yönünden HAGB kurumunun uygulanmasının sanığın infaz edilebilir bir ceza almaması sonucunu doğurduğunu ve bu kurumun uygulanmasında mağdurun muvafakati ya da mağdur açısından manevi bir telafinin sağlanmasının da aranmadığını dikkate alarak anılan geri bırakma kararının mağdur açısından yeterli ve etkili bir giderim sağlamadığını değerlendirmiştir.”
- YARGI PAKETİYLE GELEN DEĞİŞİKLİKLER :Yargı Paketi Anayasa Mahkemesi’nin 01.08.2024 tarihinde yürürlüğe girecek kararından önce 12.03.2024 tarihli ve 32487 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu değişiklikle beraber konuyla alakalı soru işaretleri ortadan kalkmıştır. Şöyle ki, Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararıyla ortadan kalkan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu 8. Yargı paketiyle tekrardan hukukumuza girmiştir.
Konunun daha iyi anlaşılabilmesi için eski düzenlemeyle yeni düzenleme karşılaştırılarak ele alınacaktır.
5271 SAYILI CEZA MUHAKEMESİ KANUNU | |
7499 SAYILI KANUN ÖNCESİ | 7499 SAYILI KANUN SONRASI |
Madde 231-(5) Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl veya daha az süreli hapis veya adlî para cezası ise; mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. Uzlaşmaya ilişkin hükümler saklıdır. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade eder. | Madde 231-(5) Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl veya daha az süreli hapis veya adlî para cezası ise; mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. Uzlaşmaya ilişkin hükümler saklıdır. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, müsadereye ilişkin hükümler hariç, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade eder. |
(6) Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için; a) Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması, b) Mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması, c) Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi, gerekir. Sanığın kabul etmemesi hâlinde, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmez. | (6) Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için; a) Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması, b) Mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması, c) Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın; aynen iade, suçtan önceki hâle getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi, gerekir. |
(12) Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına itiraz edilebilir. İtiraz mercii, karar ve hükmü inceler; usul ve esasa ilişkin hukuka aykırılık tespit ettiği takdirde, gerekçesini göstererek karar ve hükmü kaldırır ve gereğinin yapılması için dosyayı mahkemesine gönderir. | (12) 272 nci maddenin üçüncü fıkrası hükümleri saklı kalmak üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi tarafından verilen kararlar hakkında 286 ncı madde hükümleri uygulanır. 272 nci maddenin üçüncü fıkrası hükümleri saklı kalmak üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının ilk derece mahkemesi sıfatıyla bölge adliye mahkemesi veya Yargıtay tarafından verilmesi hâlinde temyiz yoluna gidilebilir. İstinaf ve temyiz yolunda karar ve hüküm, usul ve esasa ilişkin hukuka aykırılıklar yönünden incelenir. |
(Bu karşılaştırma tablosu Ankara Barosu’nun sayfasından alınmıştır)
- yargı paketiyle gelen düzenlemeleri özetlemek gerekirse:
- Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının sanık hakkında hiçbir hüküm doğurmayacağını ancak müsadere kararının infazının hüküm doğurabileceği ifade edilerek müsadere konusundaki tartışmalara son verilmiştir.
- Eski düzenlemede yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının sanık tarafından kabul edilmediği takdirde karar verilemeyeceği düzenlemesi kalkmış olup hükmün açıklanmasının geri bırakılması için sanığın kabulüne gerek kalmamıştır.
- Eski düzenlemede yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına itiraz kalkmış olup artık 272’nci maddenin 3.fıkrası hükümleri saklı olmak üzere istinaf yolu açılmıştır.
Hazırlayan: Stj. Av. AHSEN VURUCU